HUKUKİ BİR DURUMDA AVUKATLA TEMSİL ZORUNLU MUDUR?
Türk hukuk sisteminde, tarafların avukat ile temsil edilmesi şartı ve zorunluluğu bulunmamaktadır. Herkesin, asli olarak mahkemeler huzurunda kendisini temsil etme hakkı bulunmaktadır. Kişiler, kendi davalarını kendileri takip edebilirler. Bireysel olarak bir vatandaş, adli ve idari yargı alanında davacı veya davalı, ceza mahkemeleri nezdinde sanık veya katılan, icra dairelerinde ise alacaklı veya borçlu sıfatıyla yer alabilir. Bu alanlarda genel kural olarak avukatla temsil zorunluluğu olmamasıdır. Kişiler, adli ve idari makamların talep ettiği şekil şartlarına bağlı kalmak kaydıyla hukuki işlerini kendileri takip edebilirler. Avukatla temsil hususu, bir zorunluluktan öte bir hak niteliğindedir. Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni kabul eden bir ülke olarak ‘adil yargılanma hakkı’ başlığında vatandaşlara bir kısım haklar tanımıştır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 6. Madde, c fıkrası;
Bir suç ile itham edilen herkes aşağıdaki asgari haklara sahiptir:
‘’Kendisini bizzat savunmak veya seçeceği bir müdafinin yardımından yararlanmak; eğer avukat tutmak için gerekli maddî olanaklardan yoksun ise ve adaletin yerine gelmesi için gerekli görüldüğünde, resen atanacak bir avukatın yardımından ücretsiz olarak yararlanabilmek;’’
Herkesin kendisini bizzat temsil edebilmesinin istisnası ise bazı kanun maddeleri ile düzenlemiştir. Buna göre, yaşı küçük olanlar, kendini savunamayacak ölçüde malul, sağır ve dilsiz olan şüpheli, sanık veya müştekiler ile alt sınırı 5 yıldan fazla olan bir suçtan yargılanan şüpheli veya sanıklar avukat ile temsil edilmek zorundadırlar. Avukatla temsil edilmek bakımından maddi zorluğu olan ya da avukat temini zorluğu yaşayan kişiler bakımından Baro ücretsiz olarak avukat görevlendirmesi yapar. Cezai bir durumla karşı karşıya olan bir kimsenin avukatıyla görüşme, onunla görüşmeden ifade ve beyanda bulunmama, susma hakkını kullanma, avukatı yoksa avukat temin edilmesini talep etme hakları bulunmaktadır.
Genel kural ve istisnalar bu şekilde olmakla birlikte, kişinin hukuki bir durumla karşılaştığında profesyonel olarak bu görevi icra eden avukatlardan hukuki danışmanlık alması, hakkın etkin şekilde kullanılması ve usuli yanlışlıkların önlenmesi bakımından önem taşımaktadır. Her alanda olduğu gibi, bu alan da uzmanlık gerektirmektedir. Hukuki konularda gerekli olan bilgi ve tecrübeye sahip olmadan hareket etmek telafisi imkânsız zararlara yol açabilir. Yine, önleyici hukuk babında değerlendirecek olursak, hukuki olarak doğru yaklaşım ve adımlar, bazı ihtilafların henüz yargı makamlarına yansımadan giderilmesi ve hakkaniyetin sağlanması bakımından önemli bir işleve sahiptir.
Av. Ali Onur GÜNÇEL